Yardımsever, uyumlu, arkadaş canlısı, merhametli, sevecen, sıcakkanlı kişilere “ne tatlı insan” veya “şeker gibi adam / kadın” deriz. Hatta “tatlı yiyelim, tatlı konuşalım”, “işi tatlıya bağlayalım” gibi sözlerimiz var. Benim sloganım da “bana ne yediğini göster, sana kim olduğunu söyleyeyim”. Davranışlarımız, tercihlerimiz, giydiğimiz kıyafetler, tercih ettiğimiz renkler kişiliğimizi yansıtıyor. Yiyecek tercihlerimizin de kişilik özelliklerimiz hakkında ipuçları verdiğini sık sık tekrarlıyorum. Acaba şeker gibi dediğimiz kişiler, şekerli yiyecek tüketimleri fazla olduğu için mi şeker gibiler? Bu soruyu sorar sormaz hemen ikinci soru geldi. Acaba bu konuda yapılmış bir çalışma var mı?
Şekerli yiyecek tüketimi ile “şeker gibi” kişiler arasındaki ilişkiyi incelemiş birkaç araştırmaya rastladım. Bir çalışmada, katılımcılardan bir gruba tatlı olarak çikolata yedirmişler, bir gruba tatlı olmayan bir yiyecek (kraker) yedirmişler ve yardıma ihtiyacı olan bir kişiye yardım etmek için ne kadar gönüllü olduklarını ölçümlemişler. Çikolata yemiş olanların, tatlı yememiş veya hiçbir şey yememiş olan katılımcılara göre gönüllü olma olasılıklarının daha yüksek olduğu izlenmiş.
Büyük Beşli kişilik kuramında (merak edenler için: Büyük Beşli kişilik kuramı kişiliğin beş boyutu olduğunu ve bu boyutların kutuplu olduğunu öne süren bir teoridir, içedönüklük – dışadönüklük gibi) yer alan kişilik boyutlarından biri olan “Uyumluluk” boyutunu ile yiyecek tüketimini inceleyen bir araştırmadaki sonuçlar da bu konuyu destekleyici. Uyumluluk boyutu yüksek olan kişileri yardımsever, alçakgönüllü, sempatik, nazik, güvenilir, cömert, iş birliğine açık, merhametli sıfatları ile tanımlayabiliriz. Uyumluluk boyutu düşük olan kişiler için ise geçimsiz, iş birliğine açık olmayan, bencil, düşmanca, geçimsiz sıfatlarını sıralayabiliriz. Yapılan kişilik envanteri sonucunda, kişilik uyumluluk düzeyi yüksek olan kişilerin düşük olanlara göre tatlı, şekerli yiyecekleri daha fazla sevdikleri görülmüş. Farklı bir çalışmada ise, şekerleme, çikolatalı kek gibi tatlı yiyecekleri seven kişilerin kendilerini daha uyumlu ve yardımcı kişiler olarak düşündüklerini bulunmuş.
Bir de tatlı krizlerimiz var. Araştırmalara göre, en yüksek şiddette canımızın çektiği, yemeyi arzu ettiğimiz yiyecek, çikolata. Bunun birçok nedeni bulunuyor. Tadı, kokusu, çeşitliliği, çocukluk anılarımız ile bağlantısı, keyifli durumlarda tüketimi, içeriğinde keyif veren fizyolojik faktörler barındırması…
Çevrenize bir bakın. Ofiste kimlerin çekmecelerinde çikolata, gofret, şeker, kurabiye gibi tatlı yiyecekler var? Veya iş birliğine açık, en yardımsever kişileri düşünün. Bu kişilerin tatlılarla arası iyi mi? Kimler sık sık tatlı krizi yaşıyor? Gözlem zamanı…