Prof. Dr. Y. Birol SAYGI
Bahçeşehir Üniversitesi
Günümüz tüketicileri, yedikleri yiyecekler ve malzemelerin nereden geldiği konusunda giderek daha bilinçli hale gelmektedir. Gıda üreticileri yenilikçi ve duyusal deneyimler ararlar. Aynı zamanda, temiz etiket, bitkisel bazlı olması, beslenme profili ve sürdürülebilirlik, satın alma kararlarını etkilemeye devam etmektedir. Günümüzde değişen tüketici talepleri, gelecekteki alışveriş listesinin daha fazla bitkisel bazlı seçenek, daha az şeker ve kalori ile büyüyen bir dizi etiket dostu içerik, protein ve lif açısından zengin yiyecekler ve daha sağlıklı seçenekler içerdiği anlamına gelmektedir.
Mükemmelliğe harmanlanmak
Günümüzün karmaşık formülasyon zorlukları göz önüne alındığında, sorunları tek bir bileşenle çözme günleri geride kalmıştır. Bu nedenle, ürün geliştirmeyi üretime kadar basitleştirmek ve hızlandırmak, böylelikle karmaşıklığı ve hata alanını en aza indirmek için işlevsel karışımlara artan bir talep vardır. Üreticiler, günümüzde hizmet sunma modelini değiştirerek, zorlu tüketici taleplerini karşılamaya yardımcı olan yenilikçi ürünler geliştirme isteklerini karşılamak için bileşen karışımlarını uyarlamaya önem vermeleri gerekmektedir.
Hizmet veren hammadde sağlayıcılarının üreticilere, ürün geliştirmeleri için kazanan çözümü sunmalarına yardımcı olacak bileşenlerin yapı taşlarını seçmeleri için doğru uzmanlığı sunmaları önem kazanmıştır. İnovasyon ve yeniden formülasyonun özüne kurulan hizmet, müşterilerin şekerler veya hayvansal kaynaklardan olanlar gibi fonksiyonel bileşenleri çıkarırken, karşılaşılan teknik zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı olur. Karışımların erişimini tek başına dokunun ötesine geçecek şekilde genişletmek için lifler ve alternatif proteinler gibi bileşenleri dahil ederek, tüketiciler için yeni trend yolları açılmaktadır. Tatlılık ve zenginleştirme için bileşenler ekleyerek, tüketiciler için beslenme dengesi, etiket dostu, bitkisel bazlı, vegan veya bazı içeriklerinden arındırılmış ürünler için formülasyon zorluklarına yanıt veren trend odaklı çözümler sunabilmelidirler.
Bu işlevsel karışımların hem benzersizlikleri hem de pazara giriş hızları açısından gerçekten tüketiciler düşünülerek tasarlanmalıdır. Hiçbir sistem aynı değildir. Bireysel tüketici ihtiyaçlarından yola çıkarak, farklı bileşen portföyünden, tüketicinin özel uygulama ihtiyaçlarına yönelik özel çözümler tasarlamaya yardımcı olmak önemlidir. Karışık bileşen çözümleri, tüketicilerin ürün geliştirmeyi basitleştirmesine ve hızlandırmasına olanak tanımalıdır. Tüketici trendlerine tam olarak uyum sağlamalarına yardımcı olan hız ve çeviklik gerekmektedir.
Konuyu bitkisel bazlı et alternatiflerini örnek alarak açıklanabilir. Burada amaç üreticilerin ürün geliştirme trendlerini takip etmelerini sağlamak olduğundan, hizmetin bitkisel bazlı soğuk et alternatiflerindeki potansiyelini göstermek olup bunu uygulama ve formülasyon uzmanlığının en iyi şekilde nasıl kullanılabileceğini sergilemektir. Bir ürün geliştiricisi için, organoleptik ve teknik özelliklere ulaşmak önemli olup söylemek yapmaktan daha kolaydır. Bu olgu, mevcut et alternatif soğuk kesilmiş ürünlerin birçoğunun bazen çok sert ve kırılgan veya çok yumuşak veya gevrek olarak algılandığı pazarda açıkça görülmektedir. Dahası, pek çok üretici, tadı aşırı dozda vererek, bitki proteininin ağızda bıraktığı tadı açıkça azaltma eğilimindedir. Bunu akılda tutarak, bu yeni ve büyüyen kategorinin sunduğu teknik zorlukların üstesinden gelmek önemlidir.
Son ürünün tadından ödün vermeden dilimlenebilirliği korumak, suyu bağlarken doğru dokuyu elde etmek gibi teknik zorlukların üstesinden gelinmesi gerekmektedir. Ortaya çıkan konsept, yakın zamanda protein için eklenen bezelye proteini izolatı kullanılarak geliştirilmiştir. Bir bileşen karışımının, tekstüre edici ve lifler arasındaki sinerji yoluyla temel işleme gereksinimleri ve raf ömrü kararlılığı sağlamak için özel olarak tasarlanmalıdır. Deniz yosunu özlerinin ve sakızlarının kullanılması, protein kaynağının jelleşmesini artırmakta ve kolay dilimleme sunarken, lif mükemmel su bağlama ve nem tutma sağlamaktadır. Bu da raf ömrünü uzatmaktadır. Son olarak, özel olarak seçilen etiket dostu nişasta, daha yüksek sıcaklıklarda pişirme stabilitesini artırmakta ve yaygın olarak istenen etli dokuya katkıda bulunmaktadır.
Hizmetin kapsamında, çok çeşitli bitki protein ürünleri için uygun olan birkaç yeni işlevsel bağlama sistemi zaten geliştirilmiştir. Çok yönlü sistemler üreticilerin, bezelye proteini de dahil olmak üzere farklı bitki protein kaynaklarını kullanarak tüketicilerin tat ve beslenmeden ödün vermeden lezzetini çıkarabilecekleri yüksek kaliteli, et içermeyen dilimlenmiş ürünler oluşturmasına olanak tanımaktadır.
Bitkisel bazlı soğuk et çözümleri, alerjen beyanı gerektirmeyip, soya, laktoz ve glüten içermez. Ayrıca, besin içeriği açısından dengeli bitkisel bazlı et alternatiflerine yönelik ek tüketici talebini karşılamaya yardımcı olan belirli yüksek protein ve enerji azaltılmış iddiaları için koşulları karşılarlar. Bu konseptler, gerçekten trend çözümleri sunmak ve reçeteleri bu trendlere uyarlama ve tüketiciler için özel olarak hazırlanmış seçenekler sunma çevikliği istemektedir.
Ürün başarısının yapı taşları
Son zamanlardaki diğer harika projelerden bazıları arasında azaltılmış şekerli dondurmalar, vegan şekerlemeler, bitkisel bazlı fırıncılık, süt ürünleri alternatifleri ve proteinle zenginleştirilmiş smoothie’ler yer almaktadır. Aslında üreticiler yeni pazarlarda büyümeye yardımcı olmak, ürün reformülasyonunu desteklemek veya teknik geliştirme süresini hızlandırmak için bir ortak olarak geniş bir uygulama yelpazesi olan çözüm ortaklarını aramaktadırlar.
Hammadde sağlayıcıları, üreticiler ile yeteneklerini bir araya getirerek ve paylaşarak bir üreticilerin gelişim zorluklarını destekleyebilir. Bu model, hepsi bir arada tek bir yaklaşımla üreticilere pazarlama verilerinin yanı sıra yasal düzenlemeler sağlamayı içermektedir. Bu yaklaşım, pazar iç görülerine dayalı olarak ve akılda kavram hızı dikkate alınarak yaratılan ve onaylanan trend çözümlere ve prototiplere yol açmaktadır.
Belirli ihtiyaçlara göre uygulanabilen ve özel olarak uyarlanabilen sinerjiler ve yeni bileşen işlevlerini keşfetmek ve yaratmak için sürekli çalışmak gerekmektedir. Ayrıca, tedarik zincirini yönetmeye ve kaynak bulma riskini en aza indirmeye yardımcı olmak için üreticilerin özel bir içerik ekibi oluşturulmalıdır.
Bir üretici tatlandırıcılara, proteinlere, emülgatörlere, liflere veya tekstüre edicilere ihtiyaç duysa da geliştirme sürecini ve pazara sunma süresini hızlandırmaya yardımcı olmak için harmanlanmış bileşen çözümleri aramaktadırlar. Sonuç olarak hizmet, ürün başarısının yapı taşlarını sunmayı gerçekten başarır.
