Prof. Dr. Y. Birol SAYGI
Bahçeşehir Üniversitesi
Tarımsal pazarlama, yalnızca üretim ve tüketimin canlandırılmasında değil, aynı zamanda ekonomik kalkınmanın hızlanmasında da önemli bir rol oynamaktadır. Tarımsal gelişmenin en önemli çarpanıdır. Geleneksel tarımdan modern tarıma geçiş sürecinde, değişimin yarattığı üretim fazlalığı ve küresel ısınma tehlikesi nedenleriyle pazarlama en büyük zorluk olarak ortaya çıkmaktadır. Tarımsal pazarlamanın önemi aşağıdakilerden ortaya çıkmaktadır;
- Kaynak Kullanımı ve Çıktı Yönetiminin Optimizasyonu: Verimli bir tarımsal pazarlama sistemi, kaynak kullanımı ve çıktı yönetiminin optimizasyonuna yol açar. Etkin bir pazarlama sistemi, verimsiz işleme, depolama ve nakliyeden kaynaklanan kayıpları azaltarak pazarlanabilir fazlalığın artmasına da katkıda bulunabilir. İyi tasarlanmış bir pazarlama sistemi, mevcut modern girdi stokunu etkin bir şekilde dağıtabilir ve böylece tarım sektöründe daha hızlı bir büyüme oranını sürdürebilir.
- Çiftlik Gelirinde Artış: Etkin bir pazarlama sistemi, çiftçiler için aracıların sayısını azaltarak veya tarım ürünlerinin pazarlanmasında pazarlama hizmetlerinin maliyetini ve yanlış uygulamaları kısıtlayarak daha yüksek gelir seviyeleri sağlar. Verimli bir sistem, çiftçilere çiftlik ürünleri için daha iyi fiyatları garanti eder. Üretkenlik ve üretimin artması için onları modern girdilerin satın alınmasına yatırım yapmaya teşvik eder. Bu da çiftçilerin pazarlanan fazlasında ve gelirinde bir artışa neden olur. Üreticinin, fazla ürününü satabileceği kolay erişilebilir bir pazar çıkışı yoksa, daha fazlasını üretmek için çok az teşviki vardır.
- Pazarların Genişletilmesi: Etkin ve iyi bilinen bir pazarlama sistemi, ürünleri ülke içinde ve dışında uzak köşelere, yani üretim noktalarından uzak bölgelere götürerek pazarı genişletir. Pazarın genişlemesi, talebin sürekli olarak artmasına yardımcı olur ve böylece üreticiye daha yüksek bir geliri garanti eder.
- Tarıma Dayalı Sanayilerin Büyümesi: Gelişmiş ve verimli bir tarımsal pazarlama sistemi, tarıma dayalı endüstrilerin büyümesine yardımcı olur ve ekonominin genel gelişim sürecini uyarır. Gıda endüstrisi ve tekstil gibi birçok endüstri, hammadde temini için tarıma bağımlıdır.
- Fiyat Sinyalleri: Etkin bir pazarlama sistemi, çiftçilerin üretimlerini ekonominin ihtiyaçlarına göre planlamasına yardımcı olur. Bu da fiyat sinyallerinin iletilmesi yoluyla gerçekleştirilir.
- Yeni Teknolojinin Kabulü ve Yayılması: Pazarlama sistemi, çiftçilerin yeni bilimsel ve teknik bilgilerin benimsenmesine yardımcı olur. Yeni teknoloji, daha yüksek yatırım gerektirir. Çiftçiler, ancak uygun fiyat bulup kendileri güvence altına alınırsa yatırım yapacaktır.
- İstihdam Yaratma: Pazarlama sistemi, paketleme, nakliye, depolama ve işleme gibi çeşitli faaliyetlerde bulunan çok sayıda kişiye istihdam sağlamaktadır. Komisyoncular, tüccarlar, perakendeciler, kantarlar, hamallar, paketleyiciler ve düzenleyici personel gibi kişiler doğrudan pazarlama sisteminde istihdam edilmektedir. Bunun dışında, diğerleri pazarlama sisteminin gerektirdiği mal ve hizmetleri tedarik etmede iş bulmaktadır.
- Milli Gelire İlave: Pazarlama faaliyetleri ürüne değer katarak ülkenin gayri safi milli hasılasını ve net milli hasılasını artırmaktadır.
- Daha İyi Yaşam: Pazarlama sistemi, nüfusu bir bütün olarak yükseltmek için tasarlanmış kalkınma programlarının başarısı için esastır. Tarımsal nüfusun yoksulluğunu azaltmayı, tüketici gıda fiyatlarını düşürmeyi, daha fazla döviz kazanmayı veya ekonomik israfı ortadan kaldırmayı amaçlayan herhangi bir ekonomik kalkınma planı için gıda ve tarım ürünleri için etkin bir pazarlamanın geliştirilmesine özel önem vermelidir.
- Faydanın Yaratılması: Pazarlama üretkendir ve tarımsal üretim kadar gereklidir. Aslında üretimin kendisinin bir parçasıdır. Çünkü ürün ancak tüketicinin istediği biçimde ve zamanda bir yere ulaştığında üretim tamamlanır. Pazarlama ürüne maliyet ekler. Ancak aynı zamanda ürüne faydalar ekler. Ürünün aşağıdaki dört yardımcı programı pazarlama tarafından oluşturulur:
- Form Faydası: İşleme fonksiyonu, ham maddeyi bitmiş bir forma dönüştürerek ürüne form faydası ekler. Bu değişiklikle birlikte ürün, çiftçi tarafından üretildiği haliyle olduğundan daha kullanışlı hale gelmektedir. Örneğin, işleme yoluyla yağlı tohumlar yağa, şeker kamışı şekere, pamuk kumaşa ve buğday un ve ekmeğe dönüştürülür. İşlenmiş formlar, orijinal hammaddelerden daha kullanışlıdır.
- Yer Faydası: Taşıma işlevi, ürünleri bolluk yerinden ihtiyaç duyulan bir yere kaydırarak yer faydası ekler. Ürünler, ürünün artan faydası nedeniyle, ihtiyaç yerinde üretim yerine göre daha yüksek fiyatlara komuta eder.
- Zaman Faydası: Depolama fonksiyonu, ürünleri ihtiyaç duyulduğu anda hazır hale getirerek onlara zaman faydası ekler.
- Mülkiyet Faydası: Satın alma ve satmanın pazarlama işlevi, mülkiyetin bir kişiden diğerine aktarılmasına yardımcı olur. Ürünler, pazarlama yoluyla, düşük faydaya sahip kişilerden daha yüksek faydaya sahip kişilere aktarılır.
Tarım Ürünleri Üretiminin Özellikleri
Tarımsal mallar, özel niteliklere sahip olduğundan, tarımsal pazarlama konusu ayrı bir disiplindir. Tarım ürünlerinin kendine has özellikleri şunlardır;
- Ürünün bozulabilirliği: Çoğu çiftlik ürünü doğada bozulabilir; ancak bozulabilirlik süreleri birkaç saatten birkaç aya kadar değişir. Bozulmaları, üreticilerin çiftlikte yetiştirilen ürünleri için rezerv fiyatını sabitlemelerini neredeyse imkânsız hale getirmektedir. Çiftlik ürünlerinin bozulabilirlik derecesi, işleme işleviyle azaltılabilir: ancak mamul ürünler gibi bozulmaz hale getirilemezler. Daha bozulabilir ürünler, hızlı işleme ve genellikle pazarlama maliyetini artıran özel soğutma gerektirir. Tarım ürünlerinin miktarı, işleme işleviyle azaltılabilir. Daha bozulabilir ürünler, hızlı işleme ve genellikle pazarlama maliyetini artıran özel soğutma gerektirmektedir.
- Üretimin mevsimselliği: Çiftlik ürünleri yılın belirli bir mevsiminde üretilir. Yıl boyunca üretilemezler. Fiyatlarda yıl içi mevsimselliğe yol açar. Hasat mevsiminde tarım ürünlerinin fiyatları düşer. Ancak üretilen ürünlerin arzı yıl boyunca ayarlanabilir veya tek tip hale getirilebilir.
- Ürünlerin hacimliliği: Çoğu çiftlik ürününün hacimli özelliği, nakliyesini ve depolanmasını zor ve pahalı hale getirir. Bu gerçek aynı zamanda üretim yerini tüketim veya işleme yerine yakın bir yerle sınırlandırır. Hacimli ürünlerde fiyat farkı, nakliye, elleçleme ve depolama maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle daha yüksektir.
- Ürünlerin kalitesinde değişiklik: Tarımsal ürünlerin kalitesinde, derecelendirilmesini ve standardizasyonunu biraz zorlaştıran büyük bir çeşitlilik vardır. Mamul mallarda aynı kalitede üretilebildiği için böyle bir sorun yoktur.
- Tarım ürünlerinin düzensiz arzı: Tarımsal üretimin doğal koşullara bağımlılığı nedeniyle tarımsal ürünlerin arzı belirsiz ve düzensizdir. Değişen arz, talebin neredeyse sabit kalmasıyla birlikte, tarım ürünlerinin fiyatları, mamul ürünlerinkinden önemli ölçüde daha fazla dalgalanmaktadır.
- Küçük boyutlu ve dağınık üretim: Çiftlik ürünleri ülkenin enine boyuna üretilmekte ve üreticilerin çoğu küçük ölçeklidir. Bu, arz tahminini zorlaştırır ve pazarlamada da sorun yaratır.
- Ürün fiyatlandırması: Bir küçük çiftlik tarımında toplam arzın tahminindeki sorunun dışında, tek bir çiftçi tipik bir pazarlama durumuyla karşı karşıyadır. Toplam arzdaki payı çok küçük olduğu için piyasa arzını etkileyemez. Ayrıca, çiftlik ürünlerinin çoğunun talebinin esnek olmayan doğası nedeniyle, ürününün piyasa fiyatı arzından bağımsız olarak belirlenir. Bu bağlamda, bireysel bir çiftçinin bir alıcı pazarında faaliyet göstermesi gerekiyor. Bunun aksine, imalatçı firmaların çoğu, pazardaki daha büyük payları nedeniyle, arzı bir dereceye kadar kontrol edebilir ve böylece sattıkları ürünün fiyatını etkileyebilir.
- İşleme: Çiftlik ürünlerinin çoğu, nihai tüketiciler tarafından tüketilmeden önce bir tür işlemeye ihtiyaç duyar. İşleme işlevi, değer katmasına rağmen, tarım ürünlerinin fiyat dağılımını artırır. İşleme firmaları piyasada monopson, oligopson veya duopson avantajlarından yararlanır. Bu durum bazen üreticiler için caydırıcılık oluşturmaktadır.
Yukarıda bahsedilen tarımsal ürünlerin özellikleri, pazarlama sistemlerini mamul mallardan daha karmaşık ve farklı kılmaktadır. Tarımsal ürünlerin pazarlama sistemlerini karmaşık ve farklı kılan bazı ayırt edici özellikleri şu şekilde gösterebiliriz;
.TARIMSAL ÜRÜNLERİN KAREKTERİSTİKLERİ |
Üretim Sistemleri | Üretimde ölçek |
Özel alanlarda üretim | ||
Üretimde mevsimsellik | ||
Ortak ürünlerin üretimi | ||
Üretimde düzensizlik | ||
Ürün | Bozulabilir ürünler | |
Ürünlerin hacimli yapısı | ||
Ürünlerde kalite farklılığı | ||
Tüketim | Tüketimden önce işleme ihtiyacı | |
Günlük olarak sürekli tüketim | ||
Çoğu ürün için esnek olmayan talep | ||
Ürünlerin tüketimi doğumdan ölüme kadar gereklidir |
Tarımsal Pazarlamanın Büyümesinin İtici Güçleri
- Tarımda Teknolojik Değişim: Yüksek verimli tohum çeşitlerinin evrimi, modern girdilerin kullanımının artması ve tarım sektöründeki yetiştirme uygulamaları gibi tarımdaki teknolojik gelişmeler, çiftlik üretiminde önemli artışlara neden olmuştur. Bu nedenle, pazarlanan tarımsal ürün fazlası artmıştır. Bu, pazarlama sisteminin büyümesine neden olmuştur.
- Uzmanlık: Çiftçiler ve bölgeler tarafından belirli ürünlerde veya hayvancılıkta uzmanlaşmayı artırma eğilimi, verimliliklerinin artmasına ve aile biriminin kendi kendine yeterliliğinin bozulmasına neden olmuştur. Böylece uzmanlaşma, pazarlamanın ve dolayısıyla ekonominin büyümesinin temeli olan artan üretimle, aynı zamanda toprak ve su gibi doğal kaynakların kullanım verimliliğinin artmasıyla da sonuçlanmıştır.
- Kentleşme: Kentli insanlar, tarımsal artıkların ana alıcılarıdır. Hindistan’ın kentsel nüfusu önemli ölçüde arttı ve bu da tarımsal pazarlama faaliyetlerinin daha hızlı büyümesini gerektirdi. Kentsel nüfusun büyüme hızının (kırdan kente göç nedeniyle) kırsal nüfusa göre çok daha yüksek olması, tarım ürünleri için pazarlama sisteminin önemini daha da artırmıştır.
- Ulaştırma ve iletişim: Ulaşım ve iletişim olanaklarının artması, tarım ürünleri pazarını genişletmiştir. Üretim alanlarından bir ürünün alındığı pazarın uzunluğu ve genişliği artmıştır. Bu tesislerin yokluğunda, ürünün bir alandan diğerine hareketi sınırlıydı ve bir ürünün tüketimi yalnızca üretim alanlarıyla veya en fazla yakın alanlarla sınırlıydı. Pazarlamanın kapsamı böylece çok yönlü artmıştır.
Tarımsal Ürünlerin Pazarlama Adımları
Adım 1: Ne üretileceğine karar verilmesi
Bir çiftlik yöneticisinin ilk pazarlama kararı, neyi üreteceğidir. Fiyat, çiftlik yöneticilerine ne üreteceklerini söyleyen piyasa sinyalidir. Her yıl ne üreteceğinize karar verilmesine yardımcı olması için fiyat bilgileri, piyasa görünümü ve fiyat tahmin bilgileri toplanmalıdır. Ayrıca, ürün rotasyonunu, otlatma ihtiyaçlarını ve çiftliğe özgü diğer faktörleri de göz önünde bulundurmak önemlidir.
Adım 2: Üretimin birim maliyetinin anlaşılması
Hangi mahsulün en karlı olduğunu belirlemek için birim başına maliyet hesaplanmalıdır. Girdilere dayalı olarak üretim maliyetleri, başabaş noktalarını ve özkaynak getirileri hesaplanmalıdır.
- Adım: Fiyat hedefleri ve eşikleri belirlenmelidir
Pazarın yıl boyunca ne vereceği ve üretim maliyetine bağlı olarak ne kadar kar edilebileceği belirlenmelidir. Başabaş fiyatını hesaplanarak, gelecek yıl için krediler ve nakit yükümlülükler gibi nakit akışı ihtiyaçlarına bakılmalıdır.
Adım 4: Satışların zamanlamasının belirlenmesi
Fiyat riskini yönetmek için yıl boyunca her mahsulü ve pazar bölümleri için fiyat hedefleri belirlenmelidir. Hasatın bölümlerini ne zaman satılması gerektiğini belirlemek için nakit ihtiyaçları, depolama kapasitesi ve fiyat modellerine bakılmalıdır.
Adım 5: Piyasa hakkında bilgi edinilmelidir
Temel seviyelere, fiyat trendlerine ve diğer güncel piyasa bilgileri incelenmelidir.
- Adım: Pazarlama alternatifleri değerlendirilmelidir
Pazarlama alternatifleri şunları içermektedir;
- Peşin satış yani spot fiyat,
- Birkaç ay boyunca ortalama fiyatı almak için ürün satışlarını diğer üreticilerle birleştirmek yani fiyat havuzu,
- Ertelenmiş teslimat sözleşmelerini kullanmak,
- Vadeli işlemleri ve seçenekleri kullanarak riskten korunmak.
Teslimat maliyetlerini, kalite özellikleri için primler, faiz ve depolama gibi taşıma maliyetlerin dikkate alınması unutulmamalıdır.
- Adım: Bir pazarlama planın yapılması
Bir plan yapıp ve ona sadık kalınmalıdır. Mevcut piyasa bilgilerine dayanarak yıl boyunca pazarlama planı değerlendirilip, gözden geçirilip ve değiştirilerek güncellenmelidir.
Tarımsal ürünlerde pazarlama kararları vermek için gerekli parametreler şunlardır;
- Fiyat bilgisi: Mevcut piyasa nakit fiyatları ve varsa vadeli fiyatlar piyasa analizi
- Piyasa analizi: Piyasada neler olup bittiğine, fiyatların nasıl değiştiğine ve neden değiştiklerine dair bilgiler
- Görünüm: Gelecekte hangi piyasa koşullarının ve fiyatların beklendiği konusunda dikkatlice araştırılmış görüşler
- Piyasa stratejileri: Mevcut ve beklenen piyasa durumlarıyla başa çıkmak için bir veya daha fazla önerilen piyasa stratejisi
Tarım ürünleri için arz faktörlerini anlamak
Arz ve talep, bir piyasanın iki temel bileşenidir. Arz, büyük veya küçük üreticilerin ve üreticilerin bir ürünü üretirken ve satarken pazarda nasıl tepki verdiğini veya nasıl davrandığını açıklar. Faktörlerin geçmişte tedarik durumlarını nasıl etkilediğinin anlaşılması, çiftlik yöneticilerinin gelecekteki olası tedarik beklentilerini anlamalarına yardımcı olacaktır.
“Tedarik” kelimesi yaygın olarak iki farklı şeyi ifade etmek için kullanılır. Arzın bir tanımı, yeni üretim ve stokların toplamıdır. “Stoklar”, yeni bir üretim döneminin başlangıcında mevcut olan ürün miktarıdır. Başka bir deyişle, arz mevcut toplam miktardır. “Toplam arz” terimi, mevcut toplam miktarı belirtmek için kullanılmaktadır.
Arzın diğer yaygın kullanımı, üreticilerin piyasada nasıl tepki verdiğini açıklar. Piyasa arzı veya toplam arz, tüm üreticilerin herhangi bir zaman diliminde bir dizi fiyat üzerinden satmaya istekli oldukları bir ürün miktarını temsil eder. Bireysel düzeyde, bir üretici, piyasa fiyatı o miktarı üretmenin maliyetine eşit veya ondan daha fazla olduğu sürece belirli bir miktarı satmaya istekli olabilir. Pazar veya toplam arz, tüm bireysel çiftçilerin çeşitli fiyat seviyelerinde pazara getirmek istediği miktarların toplamıdır.
Piyasa arzı, dikey eksende fiyat ve yatay eksende miktar ile yukarı doğru eğimli bir eğri veya çizgi olarak grafiksel olarak temsil edilir. Çoğu durumda fiyattaki bir artış, çiftçilerin pazara getirdikleri miktarları artırmak istemeleriyle sonuçlanacaktır, bu nedenle fiyat ve arz arasındaki ilişki pozitiftir. Fiyat arttıkça, ürünün üreticilerinin daha fazla üretmeye istekli olduğunu gösterir.
Tedarik edilen ürünün fiyatı, ürünü üreten üretici sayısı, teknolojik gelişmeler, girdilerin fiyatı, üretilebilecek diğer veya alternatif ürünlerin fiyatı ve hava durumu gibi öngörülemeyen olaylar üreticilerin tedarik eylemlerini etkileyen önemli faktörlerdir. Arz kaymaları, ürünün kendi fiyatı hariç, yukarıda sıralanan faktörlerden en az birindeki değişiklik nedeniyle meydana gelir. Arz kayması, arz eğrisinin tüm fiyat seviyelerinde hareketidir. Arzda dışa doğru bir kayma, üreticiler tüm fiyat seviyelerinde daha fazla ürün üretmeye istekli olduklarında meydana gelmektedir.
Bir ürünü üreten üretici sayısı, tüketici sayısı (nüfus büyüklüğü) talebi etkilediği gibi arzı da etkiler. Daha fazla üretici üretirse, arz daha büyük ve daha rekabetçi olur. Bunun tersi de geçerli olup daha az üretici genellikle daha küçük bir arz üretir. Üreticilerin büyüklüğü, kesinlikle çiftliklerin sayısı değil, aynı zamanda bu çiftliklerin büyüklüğüdür. Çiftliklerin sayısı zamanla azalmaktadır, ancak ekilen arazi tabanı çok fazla değişmemektedir.
Tarımsal arzda teknolojik gelişmeler önemli bir faktördür. İnsanlar bireysel olarak sınırlı miktarda gıda tüketebilir, ancak teknoloji, üreticilerin daha fazla büyüme yeteneğine önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Teknoloji, tohumdan hayvancılığa ve ekipmana kadar tarımdaki hemen hemen her şeyin performansını artırmak için kullanılmaktadır. Zaman içinde, tarımsal ürünlerin üretiminde teknolojinin benimsenmesi, arz eğrisini hızla dışa doğru kaydıran başlıca faktör olmuştur. Diğer bir deyişle, tarımsal üretime yeni teknolojinin uygulanması maliyetleri düşürmüş, dolayısıyla her fiyattan daha fazla üretim satışa sunulmuştur.
Girdilerin fiyatı da arz eğrisinin konumunu değiştirebilir. Girdi fiyatları düşerse, üretim maliyetinde herhangi bir değişiklik olmaksızın daha fazla çıktı üretmek mümkündür. Tersine, girdi fiyatları yükselirse, çiftçi daha yüksek üretim maliyetleri ödemeden daha az miktarda ürün üretilebilir. Örneğin, gübre fiyatı artarsa ya daha az gübre kullanılır ya da girdilere yapılan toplam harcama artırılmalıdır.
Alternatif ürünlerin fiyatı, ikamelerin ve tamamlayıcıların fiyatlarının talep üzerine nasıl hareket ettiğine benzer şekilde arz üzerinde hareket eder. Özellikle ikame bir ürünün fiyatı değişirse, üreticiler üretim kararlarını değiştirebilirler. Örneğin, arpa fiyatının buğday fiyatına göre artması bekleniyorsa, üreticiler daha fazla arpa ve daha az buğday üretmek için mahsul modellerini değiştirebilirler.
Tüm üretim girdileri taahhüt edildiğinde, hava durumu gibi arz üzerinde hala önemli rastgele etkiler vardır. Hava koşulları nedeniyle arzdaki kaymalar önemli ve tahmin edilmesi imkânsız olabilir. Diğer öngörülemeyen olayların örnekleri arasında böcekler tarafından tahribatlar ve bazı hükümet programları yer alır.
Arz esnekliği, bir ürünün üreticilerinin fiyattaki bir değişikliğe tepki olarak satmak istedikleri miktarları ne kadar değiştirdiğinin bir ölçüsüdür. Satışlardaki değişim, fiyattaki birim değişime kıyasla büyükse, arzın esnek olduğu söylenir. Göreceli olarak küçük bir fiyat artışının, üreticilerin satmaya istekli oldukları miktarda büyük bir artışa neden olduğuna dikkat edilmelidir.
Tersine, arz edilen miktardaki değişiklik, fiyattaki bir birim değişikliğe göre küçükse, arzın nispeten esnek olmadığı söylenir. Fiyat artışının üreticilerin satmak istedikleri miktarda büyük bir artışla sonuçlanmadığı esnek olmayan bir arz durumunu göstermektedir. Arz esnekliği genellikle pozitif bir sayı olarak yazılır, çünkü daha yüksek bir fiyatın daha fazla ürünün satışa sunulmasıyla sonuçlanması beklenebilir ve daha küçük bir fiyat genellikle daha az ürünün satışa sunulmasıyla sonuçlanır.
Arzdaki değişimler ile arz edilen miktardaki değişiklikler arasındaki farkı anlamak önemlidir. Arzdaki kaymalar, bir veya daha fazla arz etkisindeki bir değişikliğin sonucu olarak ortaya çıkar, ancak ürünün fiyatındaki bir değişiklik değil. Arz kayması, üreticilerin tüm fiyat seviyelerinde arz etmeye istekli oldukları miktarı değiştirir. Arz edilen miktardaki değişiklikler, yalnızca ürünün fiyatındaki bir değişikliğin sonucu olarak ortaya çıkar. Arz edilen miktardaki bir değişiklik, diğer tüm faktörlerin aynı kaldığı bir ürünün arz eğrisi boyunca konumdaki bir değişiklik olarak temsil edilir.
Bir ürünün fiyat değişikliklerine yanıt olarak arz edilen miktar üzerinde çeşitli faktörlerin etkisi vardır. Faktörler şunları içerir: zaman, üreticilerin maliyet yapısı, üretici fiyat beklentileri, bir ürünü saklama yeteneği ve bir ürünün üretiminden diğerine geçiş kolaylığıdır.
Zamanın etkisi kısa, orta veya uzun vadeli olabilir. Kısa vadede, arz edilen miktarın fiyat değişikliğine tepkisi, değişiklikler hızlı bir şekilde yapılamadığı için küçük olma eğilimindedir. Örneğin, bir ürün ekildiğinde, çiftçilerin piyasaya sürdükleri miktarları değiştirme konusunda sınırlı yetenekleri vardır. Bu nedenle, kısa vadede, piyasa arzı nispeten esnek değildir veya tepkisizdir. Fiyata göre üretimi ayarlama fırsatının olmadığı durumlarda, arz eğrisi dikeydir ve piyasa arzı sabittir. Arz eğrisinde temsil edilen üretim süresi büyüdükçe, piyasa arzı fiyat değişikliklerine daha esnek veya daha duyarlı hale gelme eğilimindedir.
Herhangi bir belirli metanın fiziksel üretim süreci, bir terimin kısa veya uzun olarak kabul edilmesi için ne kadar zaman geçmesi gerektiğini etkiler. Kısa dönem, yalnızca birkaç girdinin değiştirilebildiği süredir. Örneğin, bir ürüne arazi tahsis edildiğinde ve ürün tohumlandığında, planlanan çıktıdaki değişiklikler sınırlıdır. Benzer şekilde, düveler bir kez yetiştirildikten sonra, planlanan çıktı kısa vadede çok esnek değildir.
Daha kısa üretim döngüsü nedeniyle, tavuk veya hindinin, kısa dönem sığır eti için olduğundan çok daha kısadır. Uzun vadede arazi ve damızlık gibi tüm faktörler değişkendir. Bu iki uç nokta arasında bir yerde orta vade vardır. Orta vadede, mevcut arazi tabanının kullanımları, örneğin ek arazi alımı veya satışı gerçekleşmeden önce değiştirilebilir.
Firmaların maliyet yapısı arz esnekliğini iki şekilde etkileyebilir:
- Bireysel üreticiler kolayca genişleyebilirlerse, bireysel arz eğrileri nispeten esnek olarak karakterize edilebilir. Krediye veya diğer girdilerdeki sübvansiyonlara/indirimlere hızlı veya kolay erişimle genişleme kolaylıkla gerçekleşebilir. Çoğu bireysel üreticinin arz eğrisi esnek olsaydı, o zaman genel endüstri arz eğrisi de esnek olurdu.
- Eğer bir sektöre yeni girenler, halihazırda üretim yapan firmaların sadece biraz üzerinde maliyet yapılarına sahip olsaydı, fiyatta küçük bir artışın daha fazla firmanın sektöre girmesine izin vermek için yeterli olması mümkündür. Bu, toplamda büyük bir arz yanıtı oluşturacaktır. Pazar bahçeleri, bu tür arz eğrisi esnekliğine sahip bir endüstri örneği sağlar. Gereken küçük arazi tabanı ve düşük sermaye yatırımı nedeniyle, bu işe giriş ve çıkışlar çok düzenli olarak gerçekleşir. Üretimi teşvik etmek veya caydırmak için yerel fiyatlarda sadece küçük bir hareket yeterlidir.
Üretici beklentilerinin arz eğrisi üzerindeki etkisi piyasa gerçeklerinde görülebilir. Pazar bahçe fiyatlarındaki bir artışın birçok potansiyel üretici tarafından kısa ömürlü veya çok küçük olduğu düşünülürse, toplam arz tepkisi daha az olacaktır. Tersine, fiyat artışlarının orta veya uzun vadede kalması bekleniyorsa, toplam arz eğrisinin esnekliği daha büyük olabilir.
Bir ürünün depolanabilme yeteneği, bir üreticinin belirli bir zaman diliminde ne kadar satışa sunabileceğini etkiler. Bir ürün yılında (Tahıl gibi kolayca depolanabilen bir ürün düşünüldüğünde), bir üretici hem bu yılın ürününü hem de önceki yıllardan depoda olanı satışa sunabilir. Tersine, marul gibi bir ürün bozulabilir ise, piyasa arzı şu anda üretilenle sınırlı olacaktır.
Girdileri farklı kullanımlara çevirme kolaylığı, maliyet yapılarının arz esnekliği üzerindeki etkisiyle ilgilidir. Bazı girdiler veya girdi grupları, tek bir üründen başka bir şey için kullanılamaz. Durum böyleyse, o ürünün arzı, çeşitli şekillerde kullanılabilen girdilerle üretilen bir ürüne kıyasla nispeten esnek olmayacaktır.
Örneğin, bir mısır hasat makinesinin mısır hasadı dışında pek bir faydası yoktur. Mısır hasat makinesi satın alındığında, çıktıyı buğdaya çevirme esnekliği daha sınırlı olup çiftçi daha çok mısıra kilitlenir.
Sonuç olarak, arz kavramı, üreticilerin bir ürünün üretimi ve satışı ile ilgili yaptıkları seçimlerle ilgilidir. Tedarik seçimleri bir dizi faktörden etkilenir. Bu faktörler, söz konusu ürünün fiyatını, üretici sayısını, girdi maliyetlerini, teknolojik değişiklikleri, diğer olası ürünlerin fiyatını ve hava durumu gibi öngörülemeyen faktörleri içerir. Arz edilen miktar ile fiyat arasındaki ilişki arz esnekliği ile açıklanabilir. Çiftlik ürünleri için en önemli iki tedarik değişkeni, tipik olarak teknolojik değişim ve hava durumudur.
Gelişmiş Bir Pazarın Özellikleri
Gelişmiş bir pazar, gelişmekte olan herhangi bir ekonominin olmazsa olmazıdır. Ürünün üreticiden tüketiciye hareketi sürecinde pazarlama ile ilişkili tüm kişiler için pazarlama sisteminin hedeflerini karşılamalıdır. İyi bir gelişmiş pazar aşağıdaki özelliklere sahip olmalıdır:
- İyi bir gelişmiş pazar, tüketicilerin istediği ve ödemeye hazır olduğu malları sağlamalıdır.
- Tüketicilere çok çeşitli ürünler sunmalıdır ki, kendileri de kolaylıkla seçebilsinler. Çeşitleri kafa karışıklığı yaratacak kadar geniş olmamalıdır.
- Piyasada kalitesi düşük ürün satışa sunulmamalıdır. Tüketiciyi korumak için önlem alınmalıdır.
- Piyasadaki malların varlığına ve bunların göreceli değerlerine ilişkin bilgiler, tüm potansiyel tüketicilere açık olmalıdır.
- Tüketiciler üzerinde belirli bir tüccar veya tüccar sınıfından ürün satın alma baskısı olmamalıdır.
- Perakendecilik hizmetleri, küçük tüketiciler için (toptan satış tesisleriyle birlikte) piyasada mevcut olmalıdır.
- Fiyatlar, tüm tüketici kategorileri için ürünler için adil ve tek tip olmalıdır.
- Piyasada ürün israfı olmamalıdır.
- Üretici, fazlasını hızlı bir şekilde satabilmeli ve durumun arz ve talebine uygun bir fiyat alabilmelidir.
- Yeterli ve verimli depolama, taşıma ve işleme tesisleri mevcut olmalıdır.
- Uygun boylama tesisleri mevcut olmalıdır.
- Paketleme yöntemleri, farklı çiftlik ürünlerinin gereksinimlerine göre olmalıdır.
Tarımsal pazarlamadaki sorunlar
Tarımsal pazarlama sistemindeki sorunlar çiftçinin, ürünü için adil bir fiyattan mahrum kalmasına neden olmaktadır.
- Kalite: Kalite içinde bulunduğun imkanlara uyabilmektir. Her zaman, her yerde doğru zamanda doğru iş yapmaktır.
- Uygunsuz Depolama ve Nakliye: Bilimsel olmayan depolama yöntemleri veya yanlış uygulamalar tarımsal ürünlerde önemli ölçüde israfa yol açar. Üretilen ürünlerin önemli bir kısmı uygun olmayan depolama ve taşıma nedeniyle bozulmaktadır.
- Boylama ve Standardizasyon Eksikliği: Farklı tarımsal ürün çeşitleri uygun şekilde standardize edilmelidir.
- Aracılar: Tarımsal pazarlamada aracılar zinciri artıkça çiftçilerin payı önemli ölçüde azalır.
- Yetersiz Pazar Bilgisi: Çiftçilerin farklı pazarlardaki kesin piyasa fiyatları hakkında bilgi edinmeleri çoğu zaman sınırlı olmaktadır. Bu nedenle, tüccarların kendilerine sunduğu fiyatı kabul ederler.
- Kredi İmkanları: Çiftçi, fiyatlar çok düşük olmasına rağmen, mahsul hasat edildikten hemen sonra ürünü satmaya çalışmaktadır.
Kaynaklar
Anon, 2011: ABM 7201: Agricultural Marketing Management, Agricultural Marketing Management Module by Makerere University, 79 s.
Anon, 2021: Promotion of Agricultural Products (AGRIP), European Commission, 41 s.
Anon, 2017: Improving Agricultural Market Performance: Creation and Development of Market Institutions, Standing Committee for Economic and Commercial Cooperation of the Organization of Islamic Cooperation (COMCEC), 213 s.
Docherty, C. 2012: Branding Agricultural Commodities: The development case for adding value through branding, International Institute for Environment and Development/Sustainable Food Lab, ISBN 978-1-84369-846-3, 44 s.
Ghafoor, A., Badar H., Maqbool, A.: Marketing of Agricultural Products, Chapter 5, s. 113-156
file:///C:/Users/SAYGI/Downloads/Marketing_of_Agricultural_Products%20(1).pdf (Erişim Tarihi: 17.09.2021)
Hine, J. L., Ellis, S. D. 2001: Agricultural Marketing and Access to Transport Services, Rural Travel and Transport Program, 11 s.
Hingley, M., Lindgreen, A. 2002: Relationship Marketing in Agricultural Products Marketing: Case Findings from the Food and Beverage Sector, 17th Annual IMP Conference: Interactions, Relationships and Networks: Strategic Dimensions 9-11 September, Norwegian School of Management BI, Oslo, Norway, British Food Journal, 24 s.
Srivastava, S. K. 2018: Agricultural Marketing: Concept and Definitions, Notes prepared for Course AgEcon530 (Agricultural Marketing), NCAP, New Delhi-110 012, 29 s.