10/02/2025, Roma – Dünya gıda emtia fiyatlarının göstergesi olan FAO Gıda Fiyat Endeksi Ocak ayında, Aralık ayındaki seviyesine göre %1.6 düşüşle 124.9 puan ortalamasına geriledi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) Cuma günü yayınladığı rapora göre bu düşüş, bitkisel yağlar ve şekerin uluslararası fiyatlarındaki önemli düşüşlerden kaynaklandı.
Dünya çapında ticareti yapılan bir dizi gıda emtiasının uluslararası fiyatlarındaki aylık değişimleri izleyen endeks, bir yıl önceki seviyesinin %6,2 üzerinde gerceklesti ancak Mart 2022’de ulaştığı zirvenin % 22,0 altında kaldı.
FAO Şeker Fiyat Endeksi, Aralık ayına göre % 6,8 ve geçen yılın aynı dönemine göre %18,5 düştü. Bu düşüşün başlıca sebepleri arasında, Brezilya’daki genel olarak elverişli hava koşullarının küresel arz beklentilerini iyileştirmesi ve Hindistan Hükümeti’nin şeker ihracatını yeniden başlatma kararı yer alıyor.
FAO Bitkisel Yağ Fiyat Endeksi, önceki aya göre % 5,6 düşerek son dönemdeki artışı tersine çevirse de geçen yıla kıyasla hâlâ % 4,9 daha yüksek seviyede kaldı. Ocak ayındaki düşüş, ağırlıklı olarak palmiye ve kolza yağının küresel ölçekteki fiyatlarındaki gerilemeden kaynaklanırken, soya ve ayçiçek yağı fiyatları istikrarlı seyretti.
FAO Et Fiyat Endeksi de Ocak ayında % 1,7 düşüş gösterdi. Koyun, domuz ve kümes hayvanı etinin uluslararası fiyatlarındaki düşüş, sığır eti fiyatlarındaki artıştan daha ağır basarak endeksin gerilemesine neden oldu.
Bu arada, FAO Tahıl Fiyat Endeksi Aralık ayına göre % 0,3 artış göstermesine ragmen Ocak 2024 seviyesinin % 6,9 altında kaldı. Buğday ihracat fiyatları hafifçe düşerken, ABD’deki üretim ve stok tahminlerinin azalması nedeniyle mısır fiyatları yükseldi. FAO Tüm Pirinç Fiyat Endeksi ise bol ihracat arzı nedeniyle Ocak ayında % 4,7 düştü.
FAO Süt Ürünleri Fiyat Endeksi Aralık ayına göre % 2,4 artarak Ocak 2024 seviyesinin % 20,4 üzerinde gerçekleşti. Artışta, peynirin uluslararası fiyatlarındaki aylık % 7,6’lık yükselişin tereyağı ve süt tozu fiyatlarındaki düşüşten daha ağır basması etkili oldu.
Daha fazla ayrıntıya buradan ulaşabilirsiniz.
Önümüzdeki yıl için temel tahıl ürünlerine ilişkin yeni tahminler
Kuzey yarım kürede kışlık buğday ekim sezonu Ocak ayında sona ererken, ilk belirtiler Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık’ta ekimlerin arttığına, Rusya Federasyonu’nda ise hava koşullarından etkilenerek azaldığına işaret ediyor.
Güney yarım kürede mısır hasadı 2025’in ikinci çeyreğinde başlayacak; ilk belirtiler Arjantin ve Brezilya’da verimin arttığını gösterirken, rekor düzeydeki mısır fiyatları Güney Afrika’da ekimlerin artmasına neden olmuştur.
FAO, 2024/25 yıllarında dünya tahıl kullanımına ilişkin tahminini, özellikle hayvan yemi olarak mısır kullanımında beklenen artışa bağlı olarak, % 0,9 artırarak 2 milyar 869 milyon tona yükseltti.
Dünya tahıl stoklarının, büyük ölçüde Amerika Birleşik Devletleri’ndeki mısır stoklarında beklenen önemli daralma nedeniyle, 2025 yılında sezonların kapanmasıyla birlikte % 2.2 oranında azalacağı öngörülüyor. Küresel tahıl stoklarının kullanıma oranının 2024/25’te düşmesi ancak yine de % 29.8 gibi “makul bir seviyede” kalması bekleniyor.
2024/25 döneminde uluslararası hububat ticaretinin, büyük ölçüde Çin’in arpa, mısır ve buğday talebindeki düşüş nedeniyle, bir önceki yıla kıyasla % 5,6 oranında azalarak 483,5 milyon tona gerileyeceği tahmin edilmektedir.
FAO ayrıca 2024 yılı küresel üretim tahminini de revize ederek 2023 yılına göre % 0,6’lık bir düşüşle 2 milyar 841 milyon tonun biraz altına indirdi. Yeni tahmin, sezon sonu nem stresinin verimi düşürdüğü Amerika Birleşik Devletleri’ndeki mısır üretimindeki önemli bir azalmayı yansıtıyor. Aynı zamanda Çin, Mali, Nepal ve Vietnam’da pirinç için resmi üretim tahminleri beklenenden daha yüksek geldi ve 2024/25’te 539,4 milyon tonluk yeni bir küresel pirinç üretimi tahmini ile sonuçlandı, bu da yıllık % 0,9’luk bir artış ve tüm zamanların en yüksek seviyesi.
Daha fazla ayrıntıya buradan ulaşabilirsiniz.
FAO’nun ev sahipliğini yaptığı Tarımsal Piyasa Bilgi Sistemi (AMIS) de Cuma günü aylık Piyasa Monitörünü yayınladı. Düzenli piyasa analizine ek olarak, raporun ana makalesi 1961-2021 döneminde 144 temel ürün üzerinde yapılan bir çalışmayı öne çıkarıyor ve küresel verim artışında uzun vadeli yavaşlama olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunmadığını ortaya koyarken, sıcaklık ve yağış değişimlerine dirençli çeşitlerin geliştirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.